Midilli

Midilli, Midilli (Lesbos) Adası’nın başkentidir. Midilli Yunanistan’ın en eski şehirlerinden biridir, belki de dünya üzerinde binlerce yıldır insanların yaşadığı en eski şehirlerden biridir.Kuruluşunun, Homeros’un eseri “Homeros’un Hayatı” adlı eserinde de belirtildiği gibi Truva’nın düşüşünden 130 yıl sonra kalenin bulunduğu yerde olduğu söylenir. Truva İ.Ö. 1183’te düştüğüne göre şehir 1053’te kurulmuştur. En parlak dönemini filozof Pittakos, şair Alkeos ve Sapho döneminde milattan önce 7. ve 6. yy.’da olduğunu görüyoruz.

Adını Midilli Adası’na ilk göç edenlerden Marakos’un kızından almıştır.

Midilli Belediyesi Loutra, Taksiarhes, Moria, Alifanda, Afalona, Pamfila ve Agia Marina’yı kapsar. Bu güzel görünümlü köyler, zeytinliklerle kaplı ve eşsiz bir deniz manzarasına sahiptir. Pire’den 188 mil uzaktadır ve nüfusu 25.000’dir.

Ege Bakanlığı, Kuzey Ege Bölge Valiliği ve Ege Üniversitesi’nin rektörlüğü Midilli’dedir.

Midilli, günümüze kadar gelen neoklasik binaları, sıcak su kaplıcaları, tarihi yapıları ile Menandros’un evlerinin yeni Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen dünyaca ünlü benzersiz mozaiklerini 21. yy’a taşımayı başarabilmiş çağdaş bir şehirdir. Midilli, tarihi bir şehirle modern şehrin ihtiyaçlarını birleştirme çabası ve hevesindedir.

Şehir üç parçadan oluşmaktadır. Ana parçası Kioski’de olmak üzere, merkezi eski semtler ve doğu semtleri ile yedi tepe üzerine yayılmış bulunmaktadır. Midillili eski aristokratların semti olan Kioski’de yeni Arkeoloji Müzesi bulunmaktadır.

Venedik Kalesi’ne pek uzak değildir. Antik çağlarda Evripos nehri ile ayrılan bu bölge uzunlamasına birçok köprüye sahipti.

Bu nehir kuzey ve güney limanını birleştiriyordu ancak zamanla yayıldı ve şehrin iki bölümü birleşti. Kioski’de hala Midilli Adası’nın geleneksel mimari karakteristiğini gösteren otantik konaklar bulunmaktadır.

Kioski’yi bölen anayol sizi kuzey limanına götürür ki burada paramparça olmuş dalgakıran ve geçmiş dönemin diğer harabeleri dikkati çeker.

Limanın yakınında eski harabeler bulunmuştur. Yukarıda vurgulanan nehir ağzı eski dönemlerde Midilli’yi ikiye bölüyordu ve kalenin bulunduğu kısmı küçük bir adacık haline getirmişti.

Midilli’nin bu bölgesini kuzeyinde farklı noktalarda antik ve roma yapıları gün ışığına çıkarılmıştır. Gümrük’ten (Teloneio) başlayarak konakları gezebilir, devamında eski Arkeoloji Müzesine uğrayabilirsiniz. Sahil yolunda sizi Yunan Turizm Organizasyonu’nun “t’apeili” olarak adlandırılan tertemiz plajı beklemektedir.

Biraz yukarıda çamlık bir tepede Amerikan sanatçı Erietta Fors’un yaptığı ve Midilli belediyesine hediye ettiği şair Sapho’nun ilgi çekici bir büstü bulunmaktadır.

Bu köy Amalis dağının doğusunda yüksekte kurulmuş bir köydür. Sahip olduğu hoş tavernalardan görülen manzara eşsizdir. Köyün üzerindeki devasa kaya ve büyük Bizans haçı biçimindeki Taksiarhis Kilisesi köye güzellik katar. Bu kilise 1903 ve 1958 yılları arasında yapılmıştır. Bu kilisenin yerinde geçmişte daha küçük bir tapınak bulunmaktaydı. Bu tapınağın güney duvarında bulunan Taksiarhis’in 17. yy’a ait bir ikonası bugün ikona dolabında korunmaktadır.

Çarşıda 1875’te onarımdan geçmiş 1753 tarihinde yapılmış eski bir çeşme bulunmaktadır. Agia (Aziz) Thekla’daki kemerlerle desteklenmiş kiremit galerilerinden oluşan yer altı kaynaklarından bahsetmeden geçilemez. Bu dağ geçidi yanında post-Bizans Bakire Meryem tapınağı “Potamousa” bulunmaktadır. Loutra köyüne doğru Aziz Bartolomeos kayasında ise neolitik döneme ait bir mağara bulunmaktadır.

Taksiarhes’ten sonra doğuya doğru bizi bulunmaz manzarasıyla Agia Marina karşılar. Köyün alt kesiminde 1797’de inşa edilen üçlü bazilika Agia Marina bulunmaktadır. Kilise 1839’da yapılmış, eşine rastlanmaz ahşap piskopos koltuğu ve ahşap kilise mihrap arkalığı (perdesi) ile dikkat çeker. Ayrıca Amalis dağında bulunan Bakire Meryem kilisesinden alınan sütun gibi mimari unsurlar Agia Marina kilisesinde kullanılmıştır. Bu Bizans kilisesi ziyaretçisine çamların içinde eşine rastlanmaz bir manzara sunar. Agia Marina köyünde Vernardaki ailesinin konağı ziyaret edilebilir. 1818 yapımı anıtsal çeşme dikkati çekmektedir.

Daha aşağılarda Neapoli’deki sahilde “Lesbos Beach” otelinin yanında paleo-hristiyan bir bazilika bulunmaktadır. 5. yy. yapılan bu bazilika vaftiz bölümü ve merkezi koridorunun mozaik süslemeleri ile ilgi çeker. Havaalanının ilerisinde Langada kaynağının suyu bir su kulesinde toplanarak Midilli’nin suyunu sağlamaktadır. 1941’den bu yana ayakta durmayı başarmış on tane su değirmeni aynı kaynaktan bu suyu pompalamaya halen devam etmektedirler.

MENÜ